Gençler Hakkındaki Düşüncelerim... Peki sizlerin "Z" kuşağına verecek bir cevabı var mı?

Z Kuşağı ve Yetişkinlerin Sorumluluğu Üzerine Düşüncelerim

Son yıllarda sıkça gündeme gelen "Gençlik nereye gidiyor?" sorusu, sadece gençleri değil, biz yetişkinleri de sorgulamaya davet eden önemli bir öz eleştiri fırsatıdır. Bu eleştiriler, çoğu zaman gençleri suçlamak ve onların hatalarını vurgulamak üzerine kurulu olsa da, bu yaklaşımın, çözüm üretmekten çok, var olan sorunları daha da derinleştirdiğini düşünüyorum.

Gençlerin karşılaştığı zorlukları ve bugün içinde bulundukları durumu anlamadan yapılan eleştiriler, yalnızca geçici bir rahatlama sağlar. Ancak, gerçek sorumluluklarını yerine getirmeyen biz yetişkinler de, eleştirilerden payımıza düşeni almalıyız. Yetişkinler, gençliği eleştirmeden önce, kendi sorumluluklarını sorgulamalı ve gençlerin karşılaştığı sorunların nereden kaynaklandığını anlamaya çalışmalıdır.

Aşağıda 21 yaşında bir gencimizin haklı eleştirilerine kulak vermeli, onları anlamalı ve varsa üzerimize düşen görev ya da sorumlulukları yerine getirmeliyiz. Ben de gencimizin yazdığı yazıyı bloğuma alıntıladım ve ardından dilim döndüğünce düşüncelerimi yazmaya çalıştım. 

Keyifli okumalar dilerim.

Z kuşağına verecek cevabınız var mı? 

Alıntıdır

• "Z kuşağına verecek cevabınız var mı? 

Ben 21 yaşında bir üniversite öğrencisiyim. Yazılarınızı fırsat buldukça okuyorum. Yazılarınızda sık sık "Gençlik nereye gidiyor?" türünden yakınmalarınız oluyor. 

Gençlik derken herhalde lise ve üniversite öğrencilerini kastediyorsunuz. Bu durumda ben de nereye gittiğini çok merak ettiğiniz o grubun bir üyesiyim.

Madem bu ülkede yaşayan insanları gençler ve yetişkinler olarak ikiye ayırdınız, ben de siz yetişkinlere bazı sorular sormak istiyorum.

• Bir köşe yazarı olarak gençlerin nereye gittiğinden çok, yetişkinlerin nerede durduğuyla ilgilenmeniz gerekmiyor mu?
• Ülkenin başını belaya sokan olayların başaktörleri genelde gençler mi, yoksa yetişkinler mi?

Bu ülkede yüz binlerce öğrenci tek bir soru fazla yapabilmek için dirsek çürütürken, birileri sınav sorularını ve sorularla birlikte gençlerin hayallerini çaldı ve geleceğimizi çürüttü.

• Bu soruları çalanlar lise öğrencileri miydi?
• Milletin yüzüne baka baka yalan söyleyen siyasetçiler hangi üniversitede okuyor?
• Sanatçı kimliğiyle her türlü ahlaksızlığı yapanlar ergen mi?
• Din adamı sıfatıyla ekranlara çıkıp inancıma ve değerlerime küfredenler kaç yaşında?
• Sinemada 7 yaş üstüne uygun olarak işaretlenmiş filmde bel üstüne çıkamayan yapımcılar kaç doğumlu?

Lütfen artık gençliğe laf söylemeyi bırakın da yetişkinlere bakın ve "Sizler bu ülkenin geleceğisiniz!" gibi klişe sloganlardan vazgeçin. Çünkü sizler bu ülkenin bugünüsünüz.

• Siz uyanıp yaşadığınız günü bile kurtaramazken, yarınları kurtarma işini niçin bize ihale ediyorsunuz?

Kimin elinin kimin cebinde belli olmadığı, çarpık ilişkilerle dolu dizilere reyting rekoru kırdıran sizlersiniz. 

Kan damlayan, şiddet kusan rezil senaryoları siz yazdırıyorsunuz.

Evlilik gibi kutsal bir müesseseyi, evlilik programlarında virane bir gecekonduya dönüştüren yine sizsiniz.

Youtube fenomenlerini seyrediyoruz diye ağlaşıyorsunuz. Ama o fenomenlere film çektirip parayı götüren sizlersiniz.

Siz gece kulüplerinde kavga eden futbolcuları el üstünde tutarken, okul koridorlarında kavga eden öğrencileri disipline gönderemezsiniz.

Bir yandan her türlü rezilliği özgürlük olarak sunan, cinsiyetsiz bir toplum özlemiyle yanıp tutuşan yazarların kitaplarını okurken, bir yandan ailenin öneminden bahsedemezsiniz.

Yetişkinler para hırsıyla sürekli inşaat yaparak şehri betona boğarken, gençlerden geleceği inşa etmelerini bekleyemezsiniz.

Alttan bir sürü dersiniz var, bize üst perdeden ahlak dersi veriyorsunuz!

Size bir şey söyleyeyim mi? Yeni nesil pırıl pırıl. Hiçbir sıkıntı yok. Asıl sıkıntı, yeni nesle eski kaliteli nesilleri unutturan yetişkinlerde.

• Son iki yılda kaç tane gerçek Türk filmi çekilmiş ve geçmişimizi anlatıyor?

Kitapçıların çok satanlar rafındaki kitaplardan kaç tanesi gençlere ecdadını sevdirmek için yazılmış acaba? 

Siz dedelerinizin emanetine sahip çıksaydınız, biz de yarınları emanet olarak kabul ederdik belki. Ama şu durumda hiç emanet alacak durumumuz yok! Kusura bakmayın! Geçmişini unutturduğunuz bir nesle, gelecekten ödev veremezsiniz! 

Bu yüzden aranızda, "Yeni nesil şöyle, yeni nesil böyle!" diye konuşup durmayı bırakın!

"Senin yaşında Fatih İstanbul’u fethetmişti!" diyerek demagoji de yapmayın! Evet, 21 yaşındayım. Ama Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaşta değilim. Çünkü benim babam II. Murad değil, Hocalarım da Akşemseddin değil. Zaten İstanbul da artık sayenizde, Fatih’in fethettiği İstanbul değil.

Kalın sağlıcakla..."

Alıntıdır

Gençler Hakkındaki Düşüncelerim

🌟 Gençlere Eleştiri Mi, Yetişkinlere Öz Eleştiri Mi?

Son yıllarda "Gençlik nereye gidiyor?" sorusu sıkça tartışılıyor. Bu tartışmalar genellikle gençlere yönelik eleştirilerle dolu. Ancak bu eleştiriler ne kadar haklı? Yetişkinler, bu noktada kendi sorumluluklarını sorguluyor mu?

Gençliği eleştirmek kolay, ancak bu eleştirilerin çözüm üretmekten çok, sorunları büyüttüğünü düşünüyorum. Gençleri anlamadan eleştirmek yerine, bir yetişkin olarak kendi durduğumuz yere bakmamız gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bugünü şekillendiren biz yetişkinleriz, gençler değil. 🎓

⚖️ Yetişkinler ve Sorumlulukları

Yetişkinler, gençlerin karşılaştığı sorunları yalnızca gözlemlemekle kalmamalı, aynı zamanda bu sorunların kaynağını sorgulamalıdır. Gençlerin karşılaştığı her engel, yalnızca onların sorunu değil, toplumun genel yapısındaki bozuklukların bir yansımasıdır.

Gençlerin yaşadığı zorlukları ve karşılaştıkları sorunları anlamak için önce bu sorunları yaratan sistemi sorgulamalıyız. Yetişkinler olarak biz nerede hata yapıyoruz?

📚 Sınav Sorunları: Gençler büyük çaba sarf ederken, sınav sistemini bozan ve bu hayalleri çalanlar genellikle yetişkinlerdir. Soruları çalan, sistemin adaletsizliğine göz yuman, gençlerin hayallerini çalanlar kimdir? Bu bozulmuş sistemin içinde gençler sabırla mücadele ederken, hatalı uygulamalar ve fırsat eşitsizliği onları engellemektedir.

💼 Siyaset ve Ahlak: Toplumun değerlerini zedeleyen, yalan söyleyen ya da ahlaki yozlaşmayı destekleyen kişiler hangi yaş grubundan çıkmaktadır? Toplumun yöneticileri olan yetişkinler, gençlere örnek olmalı ve onları iyiye yönlendirmelidir. Ne yazık ki, bugün siyasetin geldiği noktada, birçok yetişkinin kişisel çıkarları ve yozlaşmış değerler gençlerin önünü kesmektedir.

📺 Medya ve Kültür: Reyting uğruna şiddeti, çarpık ilişkileri ve toplumsal değerleri yerle bir eden yapımlar kim tarafından üretiliyor ve kim tarafından izleniyor? Gençler, medya tüketimiyle şekillenen bir dünyada yetişiyor. Ancak bu medya, toplumun ve özellikle yetişkinlerin yönlendirdiği bir kültürün ürünüdür.

Gençleri eleştirmeden önce, sistemi şekillendiren ve sürdüren yetişkinlerin bu sorumluluğu üstlenmesi gerekiyor.

❓ Gençlere Yönelik Eleştiriler Ne Kadar Adil?

Gençlere yönelik eleştirilerin çoğu zaman yüzeysel ve genellikle genellemelere dayalı olduğunu görmekteyiz. "Yeni nesil şöyle, yeni nesil böyle" demek kolaydır, ancak gençlerin mevcut durumunu anlamadan ve onlara fırsatlar sunmadan yapılan eleştiriler, çözüm getirmeyen yaklaşımlar olur.

❓ Peki, bu eleştiriler ne kadar haklı?

"Gençlik sorumsuz." Gençler, yetişkinlerin bıraktığı sorunlarla başa çıkmaya çalışıyor. Eğitim, işsizlik ve fırsat eşitsizliği gibi yapısal problemler, gençlerin yarattığı değil, miras aldığı sorunlardır.

"Gençlik tembel." Dijital dünyada projeler üreten, yeni fikirler geliştiren gençleri görmezden gelmek büyük bir haksızlıktır. Onları anlamak yerine suçlamak, bu enerjiyi ve potansiyeli boşa harcamak demektir.

Gençlere yönelik eleştirilerde yapıcı olmadan, sadece suçlayıcı bir yaklaşım benimsemek adil değildir. Onları anlamaya çalışmalı ve destek olmalıyız.

🛠️ Gençlerin Hayallerini Çalanlar

Gençler bu ülkenin geleceği olabilir, ancak hayal kırıklığı yaratan ve sistemin tıkanmasına neden olanlar bugünün yetişkinleridir.

Geçmişini unutturduğunuz bir nesle, geleceği inşa etme ödevi veremezsiniz. Bugünün sorunlarını yaratanlar gençler değil, onlara bu sorunları miras bırakan yetişkinlerdir.

"Fatih Sultan Mehmet, senin yaşında İstanbul’u fethetti." Bu söylem, gençlerin motivasyonunu artırmaktan çok, üzerlerindeki baskıyı artırır. Fatih’in ardında II. Murad’ın desteği, Akşemseddin gibi bir hocası vardı. Gençlere bu destek sağlanmadan aynı başarıyı beklemek adil değildir.

🤝 Çözüm: Gençlerle İş Birliği

Gençleri eleştirmek yerine, onlarla iş birliği yapmayı öğrenmeliyiz. Onların enerjisini ve yaratıcılığını desteklemek, onlara fırsatlar sunmak bizim sorumluluğumuzdur.

Gençlerin gelişimi için atılması gereken adımlar:

🎓 Eğitimde Fırsat Eşitliği: Gençlerin eşit koşullarda eğitim alması, her birinin potansiyelini en yüksek seviyeye çıkarması için önemli bir adımdır. Eğitimde fırsat eşitliği sağlanmadan, gençlere geleceklerini inşa etmeleri için sorumluluk yüklemek haksızlık olur.

🌟 Destekleyici Ortamlar: Gençlerin fikirlerini hayata geçirebilecekleri, yaratıcı ve cesur adımlar atabilecekleri ortamlar yaratılmalıdır.

🧭 Rehberlik: Eleştirmek yerine, öğretmek ve rehberlik etmek gençlerin potansiyellerini kullanmalarına yardımcı olur.

🌍 Sosyal ve Ekonomik Fırsatlar: Gençlerin iş gücü piyasasında karşılaştığı engelleri kaldırmak ve onları sosyal hayatta aktif birer birey olarak yetiştirebilmek, sadece bir ihtiyaç değil, aynı zamanda bir sorumluluktur.

Gençlerin geleceğini şekillendirmek, onları suçlamakla değil, onlara fırsatlar sunarak ve onlarla birlikte çalışarak mümkündür.

📈 Daha Uzun Vadeli Düşünmek

Gençler bu ülkenin geleceği, evet. Ancak yetişkinler olarak, bugünün sorumluluğunu almazsak, gençlere daha iyi bir gelecek bırakamayız. Gençlerin geleceği inşa etmesini beklerken, bugünün sorunlarını çözmek bizim görevimizdir. Onların enerjisini boşa harcamamak ve önlerindeki engelleri kaldırmak yetişkinlerin sorumluluğundadır.

🌍 Geleceğe Umutla Bakmak

Gençler bu ülkenin geleceği, ancak şu anki sorunların sorumluluğu yetişkinlerdedir. Gençleri anlamadan eleştirmek çözüm değil, bir problemdir. Onlara daha iyi bir gelecek sunmak için rehberlik etmeli, destek olmalı ve enerjilerini doğru yönlendirmeliyiz. Gelecek, gençlerin enerjisiyle ve yetişkinlerin rehberliğiyle şekillenecektir. 

Gençlerin hayal kırıklıklarını ve zorluklarını görmeden, sadece onları eleştirmek, çözüme ulaşmak yerine sorunları derinleştirir. Biz yetişkinler, gençlerle birlikte, onların potansiyelini en verimli şekilde kullanarak bu ülkenin geleceğini daha parlak hale getirebiliriz. Unutmayalım ki, bu dünyada yetişkinlerin yaptığı hatalar, gençlerin hayatlarını şekillendiren en büyük etkenlerden biridir.

Gelin, geçmişin mirasını gençlere bırakmayı unutmayalım ve onların gelecek için en iyi fırsatları yakalamalarına olanak sağlayalım. Gençler, yeni nesil pırıl pırıl bir şekilde, geçmişin hatalarına rağmen daha aydınlık bir gelecek için hazırlar. Yetişkinler olarak onlara fırsat tanımalı ve birlikte daha iyi bir geleceğe adım atmalıyız.

📣 Siz ne düşünüyorsunuz?

Gençlerle daha iyi bir ilişki kurmak ve onları desteklemek için başka hangi adımlar atılabilir?